Uzak geçmişe dair bildiğimiz birçok şeyin kaynağı, dönemin eserlerinden yaptığımız çıkarımlardan oluşuyor. Piramitler, mumyalar ve antik lahitler olmasa Antik Mısır hakkında belki de hiçbir şey bilemezdik. Peki insanlar çok değerli bu eserlere hiç mi zarar vermiyor?
1. DAEŞ’li teröristler zarar verdiği binlerce yıllık heykeller – Irak
2015’te terör örgütü DAEŞ, Irak’ın Musul kentindeki merkez müzesinde yaptığı tarihi eser tahribatının videosunu yayınladı. Bir teröristin, putlarla ilgili saçma sapan konuşmasıyla başlayan görüntüler binlerce yıllık heykelleri kırıp dökmeyle devam ediyor.
Peki teröristler bunu neden yapıyor? Teröristlerin tarihi eserlere zarar vermesinin en büyük sebebi Süryaniler ve Akadlar’ın çok tanrılı dine inanmaları ve bu sebeple tarihten silinmeleri gerektiği düşüncesi. Günümüzde Süryaniler tek tanrılı dine inanıyor ve Akadlar diye bir topluluk bulunmuyor. Fakat güncel durum, teröristler için geçmişi silme konusunda engel değil.
2. Antik Maya Piramidi – Belize
Karayipler’de küçük bir ada ülkesi olan Belize’de bir inşaat firması, adanın oldukça küçük olduğunu düşünmüş olacak ki Antik Maya Piramidi’ni de yıkmaya karar verdi.
İnşaat firmasının bölgedeki faaliyetleri Belize Kültür ve Tarih Enstitüsü tarafından kayıt altına alınıyordu çünkü yol yapan firmanın, çakıl taşı gereksinimini karşılamak için Noh Mul Piramidi Alanı’na zarar verme olasılığı vardı. Fakat görülen o ki, enstitü bile firmanın 18 metrelik piramide zarar vermesinin önüne geçemedi.
Maya dönemine ait yerler Belize Yasası’na göre korum altında bulunuyor. Fakat piramidin yıkılmasına karşı neden hiçbir önlemin alınmadığı da bilinmiyor. Olayın ardından Arkeoloji Enstitüsü tarafından soruşturma başlatıldı.
3. Yağmacılık – İkinci Dünya Savaşı
Yağmacılık tarih boyunca her dönemin sorunu oldu. Modern zamanlarda yaşanan savaşların kuralları olsa da İkinci Dünya Savaşı sırasında düşmandan geriye kalan değerli eşyalar kazanan tarafın eline geçti.
İkinci Dünya Savaşı’nın sonlarına doğru üç ABD askeri, Almanya’daki Kronberg Kalesi’ndeki gizli bir odaya girdi. Askerler, odadaki beton yamanın şüpheli göründüğüne karar verdi ve beton yamayı kırdı. Kırılan betonun arkasında Hessen Sarayı’na ait mücevherler çıktı. Askerler tüm değerli taşları çıkardı, altın ve gümüş parçaları bir kenara ayırdı ve birçok değerli parçayı ABD’ye gönderdi. Daha küçük parçalar İsviçre ve Birleşik Krallık’a verildi.
Hessen Ailesi o dönemde kalenin hemen dışında yer alan kır evlerinde yaşıyordu. Muhtemelen aile, çalınan değerli mücevherlerini hiçbir zaman unutmadı. Askerler, ABD’ye döndükten sonra her biri savaş suçu sebebiyle yargılandı ve federal hapishanede görev yapmak zorunda kaldı. Çalınan değerli hazinenin yarısı bulunamadı.
4. ABD Bayrağı
ABD’nin ulusal marşı ve bayrağı olan Yıldız-Bezeli Sancak’ının (The Star Spangled Banner) geniş şeritleri ve parlak yıldızlarına dair ilginç bir hikaye var. Orijinal bayrak küçük parçalara bölündü ve tekrar ayrıldı.
Bayrak ABD’li subay George Armistead’din ölümünün ardından kızı Georgiana’ya geçti. Hiçkimse bayrağın küçük bir parçasını talep eden ilk kişiyi bilmese de bir süre sonra herkes, tarihi bayraktan bir parça alabilmek için birbiriyle kapıştı. Günümüzde orijinal halinden yüz de 20 daha küçük olan bayrak Amerika Tarihi Ulusal Müzesi’nde sergileniyor. Üstelik yıldızlardan birisi de kayıp. Kayıp yıldızlı parçanın Georgiana’da olduğu tahmin edilse de Georgiana’nın kim olduğu bir türlü tespit edilemedi.
Bayraktan kopartılıp alınan parçalardan bazıları internette satışa çıkarıldı. 2011 yılında adres tabelası büyüklüğündeki bayrak parçası 10 bin 755 dolara satışa çıkarıldı.
5. Mısır Müzesi – Kahire, Mısır
Hırsızlar çaldıklara mala saygıdan çok maddi değeri ile ilgilenir. Özellikle içerisinde çok değerli hazinelerin bulunduğu bir yere girince gözleri dört döner.
2011’de Mısır’ın başkenti Kahire’de yer alan Mısır Müzesi’ne hırsız girdi. İçerisinde paha biçilemez heykellerin bulunduğu 10 kutuyu açan hırsızlar, heykellerin altından yapılmadığını anladı, taşımanın anlamsız olacağını düşündüklerinden midir bilinmez hepsini yere attı ve kırdı. Hırsızların yaptıkları bunlarla sınırlı kalmadı. Üzerinde altın bulunmayan heykelleri çalmaktan vazgeçen hırsızlar 2000 yıllık mumyalardan bazılarını almaya karar verdi. Müzedeki hediyelik eşya dükkanlarından da değeri olmayan hediyeleri çaldılar.
Neyse ki hırsızlar müzenin çıkış kapısında yakalandı ve mumyalar müzeye geri götürüldü. Fakat kıtılan heykeller için artık çok geçti. Kırılan değerli tarihi eserlerin arasında Mısır firavunu Tutankamon’un lahitinden çıkarılan eserler de yer alıyordu.
6. Nazca Çizgileri – Peru
Peru’nun güneyinde yer alan Nazca Çölü’ndeki Nazca Çizgileri, Güney Amerika’nın en ünlü antik kalıntılarındandır. Hayvan, bitki ve tuhaf yaratıkların çizgilerle resmedildiği Nazca Çizgileri’nin bulunduğu bölgeye giriş kesinlikle yasaktır.
UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde de yer alan Nazca Çizgileri’nin bulunduğu alana süper zeki bir arkadaş, arazi tipi otomobili ile girerek zarar verdi.
2014 yılında da Greenpeace örgütü üyeleri, Nazca Çizgileri’nin bulunduğu alana girerek ‘Değişim zamanı! Gelecek yenilenebilir!’ yazısı yazdı ve altına Greenpeace imzası attı!
7. Antik yazı ve şekiller – ABD
Bir diğer ahmaklık hikayesi ABD’den geliyor. ABD’nin Mead Gölü Ulusal Rekreasyon Alanı’nda taşa kazınmış antik şekil ve yazılar, 21 yaşındaki bir vandalın paintball silahı ile gerçekleştirdiği saldırıya uğradı.
Neyse ki paintball toplarının etkilerinin büyük kısmı yetkililerce silindi fakat maddenin yağlı olması sebebiyle tüm etkiler ortadan kaldırılamadı.
Antik şekil ve yazılara zarar veren vandal yakalandı, 15 ay hapis cezası aldı ve 10 bin dolar kefalet ödemesine karar verildi.
8. Amber Odası- Rusya
Amber Odası 1717 yılında Rus imparatoru I. Petro tarafından tamamen amber kullanılarak inşa edilmiş bir bölümdür. Bazıları tarafından dünyanın 8. harikası olarak nitelenen Amber Odası, 1941 yılında İkinci DÜnya Savaşı sırasında Nazi askerleri tarafından parçalara ayrıldı, Almanya’ya gönderildi ve Konigsberg Kalesi’nde tekrar yerleştirildi. İkinci Dünya Savaşı’nın sonunda odaya ait tüm parçalar söküldü ve ortadan kayboldu.
Günümüzde Amber Odası’nın akıbeti hala tartışma konusudur. Ortaya çıkan yeni belgelere göre İkinci Dünya Savaşı sırasında odaya ait parçalar Konigsberg Kalesi’ndeki Şövalyeler Salonu’na monte edilmişti.Sovyet askerleri tarafından yakılan kaleden geriye Amber Odası’na dair bir şey kalmadı.
1996 yılında Rusya, Amber Odası’nın birebir kopyasını 11 milyon dolar harcayarak inşa etti.
9. 7000 yıllık vazoyu sanat için kırmak – ABD
ABD’nin Florida eyaletinde yaşayan bir sanatçı, sanatın ne kadar önemli olduğuna dair bir konuşma yapmak için paha biçilemez değer olan sanat eserine zarar verdi. Süper zeka sanatçı, müze sergilerinde eşitliğin ne derece önemli olduğuna dikkat çekmek istediği eyleminde, yerli sanatçıların uluslararası sanatçılarla aynı değerde ilgi ve alaka görmediğini söyledi.
1 milyon dolar değerindeki 7000 ila 5500 yıllık vazo kırıldı. Vazoyu kıran sanatçının, vazoyu modifiye eden Çinli sabatçı Ai Weiwei’den ilham almış gibi görünüyor. Ai Weiwei antik vazoyu açık yeşil renge boyadı ve vazonun altına Çinli Han Hanedanı’na zarar verdiği bir figürü resmetti.
10. İskenderiye Kütüphanesi – Mısır
Kağıt baskı sayesinde kitaplar, gazeteler basılabiliyor ve eğitim amaçlı çok sayıda belge dolaşıma giriyor. Kitaplara o kadar çok değer veriyoruz ki bazıları için kitap yakmak son derece korkunç bir olay.
Antik çağlarda belge kopyalama işi bugünkü kadar kolay değildi. Kopyalama işlemi el yazısı ile yapıldığı için çok zahmetliydi ve oldukça zaman alıyordu. Kopyalardan birisi yandığı zaman büyük bir kayıp olarak değerlendiriliyordu. Bir de o dönemdeki kütüphane yangınlarını düşünün.
Mısır’ın İskenderiye kentindeki kütüphanede yüzyıllar boyunca en az 700 bin adet eser muhafaza ediliyordu. Kütüphanenin hangi dönemde zarar gördüğü tam olarak bilinmiyor. Bazıları kütüphane yangınından Roma diktatörü Jül Sezar’ı, bazıları da M.S. 4. yüzyılda bölgede yaşayan Hristiyanlar’ı suçluyor.
(http://www.milliyet.com.tr)